21 Şubat 2010 Pazar

Başarı Yolu

BAŞARI YOLU

Eflatun'a iki soru sormuşlar:
Birincisi; "İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nelerdir? Eflatun tek tek sıralamış: "Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler ama sağlıklarını geri almak için para öderler. Yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bu günü ne de yarını yaşarlar. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler."
Sıra gelmiş ikinci soruya; "Peki sen ne öneriyorsun?" Image
Bilge yine sıralamış: "Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın.
Yapılması gereken tek şey sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır.”
Önemli olan hayatta en çok şeye sahip olmak değil; en az şeye ihtiyaç duymaktır. İnsan hayatını bu bilinçle bir düzene koyar ve bu şekilde düşünce yapısına sahip olursa mutluluğa giden yolu da keşfetmiş olur.
Günümüzde ortaöğretim ve üniversite için yapılan sınavlar öğrencileri bilgi edinme, kendini geliştirme, sorumluluk sahibi olma gibi vasıfları elde etmelerine fayda sağlamaktan daha çok bir yarış içine sokmakta. Bu sınav maratonu ilkokuldan üniversiteye kadar öğrencileri etkisi altına alıyor. Bu sınav stresi ve yoğunluğu bizi o kadar etkiliyor ki belli bir süre sonra “neden okula geliyorum?”, “neden üniversiteye hazırlanıyorum?” “amacım ne?” gibi sorulara sağlıklı cevaplar alamayabiliyoruz. Eğitim döneminin hayata hazırlık aşaması olduğunu unutmamak lazım. Bu dönemde yapılacak ilk şey bir amaç belirlemektir.
Gideceği limanı bilmeyen bir yelkenliye hiçbir rüzgâr yardım edemez. Mantıklı, gerçekçi ve kendi beklentilerimiz doğrultusunda bir amaç belirlemeli ve bunu gerçekten istemeliyiz. Bu amaç her zaman aklımızın bir köşesinde olmalı, başarı yolunda motivasyonumuzun düştüğü zamanlarda kendimizi yenilememize yardımcı olmalıdır. Bu amaca ulaşmak için yeteri kadar nedenimiz varsa her şeyi yapabiliriz. Bu bakış açısı sınavlara hazırlanırken de yardımcı olur, hayatımızın diğer alanlarında da.
Amaç belirledikten sonra verimli çalışma tekniklerini uygulamamız gerekiyor. Önemli olan çok çalışmak değil; planlı, programlı ve dolayısıyla verimli çalışmaktır. Bunun içinde ders çalıştığımız ortamın fiziki koşullarından, ders dinlerken kullanılacak metotlara kadar birçok faktör vardır. Bunları bilip uygularsak işimiz kolaylaşacaktır. Çalışma alışkanlıklarımızı kontrol etmeli buna göre kendimizi bir düzene sokmalıyız.
Bir daha geri gelmeyecek zamanı yaşıyoruz. Anımızın kıymetini bilmeli çocukluğumuzu, gençliğimizi zamanında yaşamalıyız. “keşke”lerle dolu bir hayat yaşamamak için tercihlerimizi doğru yapmalıyız. Sonuçta hayatın getirdikleri bizim tercihlerimizden kaynaklanıyor. Olumlu düşünüp istemeyi bilirsek ve doğru tercihleri yapabilirsek hayat da bize olumlu bir gelecek getirecektir. Doğru yolumuzu bulabilmek için de kendimizi hayata iyi hazırlamamız lazım. Sorumluluk bilinciyle ve tüm yeteneklerimizi kullanarak yelkenlimizin rotasını çizmeliyiz. Para bizim için amaç değil, yaşamımızı sürdürmek için bir araç olmalı. Bunu düşünerek insan mutlu olduğu ya da olacağı işi seçmeli endişeyle dolu bir hayat sürmemelidir.
Toplumdan şikâyet etmek yerine kendimizi düzeltmekle işe başlarsak ve bu şekilde çevremizi etkilersek hayal bile edemeyeceğiniz güzel sonuçlar alabiliriz. İşe sadece inanmakla başlayın. Önce kendinize…

Psikolojik Danışman
Ferhat HALİLBEŞEOĞLU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder